2024/04/22

Tekirdağlı Kunduracıdan Dr. Barnard'a Jest

İnsandan insana ilk kalp naklini gerçekleştiren Güney Afrikalı bu karizmatik cerrahı tanımayan, ismini bilmeyen?

Dr. Christiaan Barnard 3 Aralık 1967'de dünya tarihindeki ilk kalp naklini gerçekleştirdikten sonra tanınmış bir kalp cerrahı olmuş, tıp tarihinde öne çıkmıştı. İsmi halen dünya çapında şöhret statüsüne ulaşmış tek Güney Afrikalı bilim adamı olarak geçiyor. 

Bu tarihi ameliyatla bir kişinin kalbinin bir başkasının göğsünde atabileceği fikrinin kamuoyunda yarattığı hayranlık hayal güçlerine de yansımaya başlamış, hatta 20. yüzyıl tarihçileri tarafından sosyal ve bilimsel açıdan 1969'daki aya ilk inişle eşit önemde olduğu söylenmişti. 

Barnard'ın ünlü statüsü, karizmasının, medya yeteneğinin ve çocuksu yakışıklılığının benzersiz karışımıyla daha da arttı. Sonraki yıllarda da yüksek profilli özel hayatıyla, kraliyet ailesi ve dünya liderleriyle halka açık ilişkilerinin yanı sıra modeller, film yıldızları flörtleri girdi devreye. 

Hayatının geri kalanı boyunca ikonik bir halk figürü olarak kaldı, ancak aynı zamanda dünya çapında doğuştan kalp hastalığı olan çocuklara yönelik birçok başarılı ameliyat da dahil olmak üzere kalp cerrahı olarak öncü çalışmalar yapmaya devam etti.

Bir trafik kazasında beyni hasar gördüğünden ölmek üzere olan 24 yaşındaki Denise'in sağlıklı kalbi Dr. Barnard tarafından 1967 yılının 2 Aralık'ını 3 Aralık'a bağlayan gece 53 yaşındaki bakkal Louis Washkansky'e nakledildi ve tam 18 gün boyunca onun göğsünde attı. Ancak Washkansky, yeni kalbinin reddedilmesini baskılayan ilaçların neden olduğu zatürreden öldü. 

Barnard 2 Ocak 1968'de ikinci kalp naklini gerçekleştirdi. Alıcı, 58 yaşındaki emekli diş hekimi Philip Blaiberg, donör ise 24 yaşındaki felç kurbanı siyahi Clive Haupt idi. Güney Afrika'da siyahi bir adamın kalbinin beyaz bir adama nakledilmesi ırksal tartışmalara yol açsa da Blaiberg'i 18 ay boyunca hayatta tuttu. Barnard'ın altıncı nakil hastası Dirk Van Zyl 23 yıl hayatta kaldı. Aralık 1967 - Kasım 1974 arası Groote Schuur Hastanesi'nde 10 kalp naklinin yanı sıra kalp ve akciğer nakli gerçekleştirildi.

2024/04/17

ODTÜ'yü Özleyenlere...

Ankara'ya gidip de ODTÜ'ye uğramadan olur mu? Fazla vaktimiz olmadığından kampüste 1 saat kadar kaldık; ama ilaç gibi geldi. Çektiğim fotoğrafları buraya hatıra olarak sabitleyeyim o zaman. Ağacın güzelliğine güzellik katan marteniçkalara bakar mısınız? 

Bahar çiçekleriyle bezeli ağaçların kokusu baş döndürücüydü.

2024/04/13

Çankaya Belediye Başkanı İle Semt Pazarında

Bugün Ümitköy Semt Pazarı'nda alışveriş yaparken Çankaya'nın yeni Belediye Başkanı Av. Hüseyin Can Güner ile karşılaşmak büyük sürpriz oldu benim için. 😇 Seçim sona ermesine rağmen bazıları gibi ''köprüyü geçene kadar'' tavrı geliştirmemişti. Halktan kopmamış oluşu, alışveriş eden vatandaşlarla güler yüzüyle sohbet ederek, hal hatır sorarak kaynaşması, esnafın sorunlarını not aldırması sevgi ve sevinçle karşılanıyordu.

2024/04/06

Dikmen Vadisi'nde Sakura Aramak


Dokuz günlük bayram tatili nedeniyle Ankara'dayız efendim. Hava mis gibi güneşli ve son derece ılıman. Bitki gelişimlerinin nisan ayında neredeyse Marmara Bölgesi'ndekilerle aynı olması müthiş şaşırttı beni. Mesela morsalkımlar açmaya başlamış, mesela erik ağaçlarındaki çiçeklenmeler tamamlanmış. Olacak şey değil. Bunun nedeni olarak Ankara'da artık eski soğukların olmayışı, bu yıl sadece iki kez kar yağmış olması ve çabucak erimesi gösteriliyor. İklimler eşitlenmeye başladıysa bitkiler de eşitlenecek doğal olarak.

Bugün aklıma hemen Dikmen Vadisi ve oradaki sakura ağaçları geldi. Açmış hallerini görmeyi çok istiyordum. Soluğu orada aldık tabii. Yukarıdan baktığımızda ağaçlar arasında yer yer pembelikler görünüyordu. ''Tahmin ettiğim gibi sakuralar açmış,'' diye düşünüp sevinçle aşağıya inmeye başladım.

2024/04/02

Eğil Salkım Söğüt Eğil 😢

''Bir şafaktan bir şafağa / Bir akşamdan bir akşama
'Merhaba' demeden daha / Bu gitmeler gitmek değil
Eğil salkım söğüt eğil / Bu benimki sevda değil
Eğil yağmur, rüzgâr eğil / Bu benimki sevda değil''

Sözleri Ahmet Çuhacı, bestesi Zülfü Livaneli'ye ait olan Sevda Değil (Eğil Salkım Söğüt Eğil) adlı bu parça hayatımda çok özel bir yere sahiptir. Her dinleyişimde sevgili hocam gelir gözlerimin önüne. Gururlanırım. Hem de çok...

Şair ve yazar Ahmet Çuhacı benim lise felsefe hocamdır. 

''Sanatın çırağı'' olmaya çalıştığını söyleyecek kadar mütevazı biridir. ''Karalamalar'' diye bahsettiği "Şiir, duvarları olmayan bir hapishanedir." , ''Anne, İstanbul'um ben, dışım büyüdükçe içim daralıyor.'' , "Adam, tütün kâğıdına yazdı özgeçmişini, kâğıdın yarısı boş kaldı," benzeri genelde tek cümleden oluşan düşündürücü şiirlerini Fon/dip Notları adlı kitabında toplamıştır. Kendisinden ve şiirlerinin sözlerine beste yapan Şehabettin Genç hocamdan blog yazmaya başladığım ilk yıllarda şurada bahsetmiştim. Ahmet Hocam; Edip Akbayram, Zülfü Livaneli, Hasret Gültekin, Coşkun Demir, Banu Kırbağ gibi sanatçıların albümlerine unutulmaz katkılarda bulunmuştur (Bkz.).

Sevda Değil (Eğil Salkım Söğüt Eğil)

Söz: Ahmet Çuhacı
Müzik: Zülfü Livaneli

2024/03/30

Balık Av Yasağı - Usturalı İstiridye

Balık av yasağının başlamasına 2 hafta kalmış. Bu nedenle balıklar ve fiyatlarını buraya sabitlemek adına bir yazı hazırlamak istedim. Fotoğrafları Ramazana üç gün kala girdiğimiz yeni açılan bir balıkçıda çekmiştim. İstediğiniz balığı istediğiniz tarzda pişirip getiriyorlar. Fiyatlar nasıl da el yakıyor. Barbun fiyatının 900 TL olduğunu görmek epeyce şaşırttı beni. Çok leziz bir balık olması da kurtarmıyor artık. Günümüzde bu tür balıkların taliplileri ancak restoran sahipleri.

2024/03/24

Çikolata Kartlarında V. Mehmed Reşad

Tam 109 yıl öncesi Çanakkale Deniz Savaşı'nın sona erip kara savaşlarının başladığı zamanda, mart-nisan aylarındayız. Bu savaşlar sırasında tahtta hangi padişah vardı, hatırlayan? O padişah; Osmanlı'nın 35. padişahı olarak tahta geçen Sultan V. Mehmed Reşad Han idi.

Veliaht olmasına rağmen, tahttan inene kadar ağabeyi II. Abdülhamid (1876-1909) tarafından Dolmabahçe Sarayı'nda sürekli kontrol altında ve kapalı bir hayat yaşamak zorunda bırakılan, İstanbul'da gezmesi yasaklanıp çok nadiren Balmumcu Çiftliği'ne gitmesine izin verilen Mehmed Reşad. Katledilme korkusu taşıyan abisi başkalarıyla görüşmesini de zinhar yasaklamış, hatta gözleri mavi olduğu için kendine nazar değdireceği korkusuyla onunla yüz yüze görüşmekten bile sürekli kaçınmıştı. 

Kafes hayatı, kardeş katli gibi sorunlara sahip II. Abdülhamid herkesten kuşkulanıp sıkı tedbirlerle yaşayan şüpheci ve endişeli biriydi. 

 Çanakkale Savaşları Araştırmaları Merkezi'nden edindiğim son derece ilginç bilgiler ve görüntülere geçeyim. Şahsen kendisini de bizzat görmüş gibiyim. ^^

2024/03/22

İki Gemi Yan Yana ♫♫

Bilin bakalım neredeyim? Bugün, salı günü açılan Uluçalireis denizaltısını gezip üst kısma çıktım. Tam bu noktadan özlediğim Nusret'e bakıyorum. TCG Nusret Mayın Gemisi'ne

Her iki gemi de bir önceki yazıda açıkladığım gibi 18 Mart'ta ziyarete açılacaktı, ancak o gün gerçekleşemedi. Bugün öğrendiğime göre hemen ertesi gün açılmışlar. Gecikme sebebi ise açılış protokolünde bir karmaşa yaşanması imiş. O gün açılamayacağı anlaşılınca ertelenmiş; ama hangi gün olacağı hemen kesinlik kazanamamış. Biz o gün elimiz boş dönerken çıkışta görevli askerin sözleri doğruymuş meğer. 

Neyse, bugün ikindi saatlerinde oradaydım. Hayatımda ilk kez bir denizaltının içini gezdim. O gördüğünüz incecik, upuzun kısımları baştan sona gezdik. Sanırım en az 4-5 tane elips biçiminde kapıdan biraz zorlanarak da olsa geçerek görevli askerlerin bilgilendirmeleri eşliğinde ziyaretimizi tamamladık Bu esnada hafif hafif sallantılar, çalkantılar hissediliyordu. Ürpermedim desem yalan olur. Asıl önemlisi denizaltılarda görevli denizcilerimizin haklarını ne yapsak da ödeyemeyeceğimizi düşündüm.